Vulva kanseri, klitoris ve labia’yı da içeren vajen girişini çevreleyen derinin kanseridir. Vulva kanseri yaygın değildir. Serviks kanseri(rahim ağzı kanseri) riskini de artıran insan siğil virüsü (HPV) maalesef vulva kanser riskini de artırmaktadır. Vulva kanseri tedavi edilebilir ancak diğer bütün kanserlerde olduğu gibi en etkin tedavi kanser yayılmadan erkenden tesbit edilip başlanırsa elde edilir.
Vulva kanseri ilk oluştuğunda birkaç sene boyunca çok yavaş gelişir. Aslında vulva kanser gelişimi kanser öncesi lezyonun oluşması ile başlar. Kanser öncüsü hücreler anormal hücrelerdir ancak çevre dokuya saldırmamış haldedirler. Kanser öncüsü olanlara vulva intraepitelyal (epitel içi) neoplazi (VIN) veya displazi denir. Her ne kadar kanser öncüsü hücreler kadın sağlığını olumsuz etkilemeseler de, daha sonra oluşabilecek kanserlerin önlenmesi için bu kanser öncesi lezyonların tedavisi önemlidir.
Kanser hücreleri oluştuktan sonra, doktorlar kanserin nerde oluştuğunu ve ne kadar uzağa yayıldığını tesbit etmeye koyulurlar. Kanser hücreleri, yerel olarak yakın dokulara saldırabilirler. Kanser hücreleri ayrıca, bazı durumlarda lenf sistemleri veya kan aracılığı ile uzak organlara ulaşabilirler. Bu sürece metastaz ya da yayılım denir. Eğer bu gerçekleşir ise kanser diğer organlarda da gelişir. Kanser ne kadar erken tanı konur ve tedavi edilirse, diğer doku ve organlara da yayılımı da o kadar oranla engellenmiş olur.